"Hiç kimse bizden sadece sabır beklemesin"

Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu, “Kerkük’te, Erbil’de, Musul-Telafer bölgesinde yaşayan Türkmen kardeşlerimizin yüzü ecdadımızdan bu yana, neredeyse bir asırdır güldürülmüyorsa, zulüm zulüm üstüne geliyorsa hiç kimse bizden sadece sabır beklemesin” dedi.

"Hiç kimse bizden sadece sabır beklemesin"

Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu, “Kerkük’te, Erbil’de, Musul-Telafer bölgesinde yaşayan Türkmen kardeşlerimizin yüzü ecdadımızdan bu yana, neredeyse bir asırdır güldürülmüyorsa, zulüm zulüm üstüne geliyorsa hiç kimse bizden sadece sabır beklemesin” dedi.

Türkmeneli TV tarafından hayata geçirilen “Men Türkmenem Men Begem” bölgesel projesinin gösterimi Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu, Yerli Düşünce Derneği Onursal Başkanı ve Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yalçın Topçu ile çok sayıda davetlinin katılımıyla gerçekleştirildi. Programda yaptığı konuşmada kimliğin milletler için önemine vurgu yapan Hakan Çavuşoğlu, “Bir milletin değerlerinin bütünü olan kimliğini çeker alırsanız, canını alırsınız. İşte gönül coğrafyamıza kargaşayı, zulmü getirmeye kalkanlar bunu biliyorlar. Bizlerden kimliğimizi söküp almanın peşine düşmüşler. Canımızı almanın peşindeler, ancak unuttukları bir şey var. Canı veren de alan da Allah´tır. ‘Allah, yaşatır ve öldürür’ yüce Allah Kuran-ı Kerim’de böyle buyurmuş. Bunun üstüne söz olur mu? Milletlerin dirilmesi de tarih sahnesinde kaybolup gitmesi de Allah’ın müsaadesine tabidir. Allah’ın verdiği cana kıymaya kalkanlar O’nun hükmü üzerine hüküm koymaya kalkıyor” diye konuştu.

Coğrafyada asırlardır Türkmenlere sistematik bir baskı ve katliamların uygulandığını ifade eden Çavuşoğlu, Batı ülkelerinin bu katliamları körüklediğini ve görmezden geldiğini söyledi. Çavuşoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Kerkük’te, Erbil’de, Musul-Telafer bölgesinde yaşayan Türkmen kardeşlerimizin yüzü ecdadımızdan bu yana, neredeyse bir asırdır güldürülmüyorsa, zulüm zulüm üstüne geliyorsa hiç kimse bizden sadece sabır beklemesin. Bu milletin sabrı geniştir, ancak anlayışı muhakemesi de geniştir. Bu tabloyu ve tarihimizi muhakeme ettiğimiz an gerekeni yaptığımızı artık tüm dünya biliyor. İşte bugün Afrin’deki teröre göz yumanlar da aynı gafillerin ta kendileridir. Teröristler Türkmen, Kürt ve Arap kardeşlerimizi katlederken, gözleri var görmüyorlar, kulakları var duymuyorlar. Bakınız daha birkaç gün önce Afrin kırsalındaki Cinderes yakınlarında zulümden kaçan sivillerin bulunduğu kamyonete tanksavarla saldırdı bu eli kanlı teröristler.”

“KERKÜK BİR TÜRKMEN ŞEHRİDİR TÜRKMEN KARDEŞLERİMİZ DE BİZİM KIMIZI ÇİZGİMİZDİR”

Kim ne derse desin, Kerkük’ün bir Türkmen şehri olduğunu, Türkmenlerin de Türkiye’nin kırmızı çizgisi olduğunu vurgulayan Çavuşoğlu, “Hangi zulmü baskıyı yaparlarsa yapsınlar, hangi oyunları oynarlarsa oynasınlar bu gerçek değişmeyecek. Asimilasyona, zulme ve baskıya rağmen değişmeyecek. En kalbi temennim odur ki, kardeşçe bu coğrafyada Arap’ı, Türkmen’i, Kürt’ü birlikte yaşasın. Sen-ben kavgasını, kavmiyetçilik ve ırkçılığı körüklemek suretiyle fitne tohumları yayanlara inat birliğimizi, dirliğimizi kollayacağız. Allah bu onuru daim eylesin, aziz milletimizin, Türkmen kardeşlerimizin bahtını açık etsin” dedi.

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yalçın Topçu, Türk milletinin tıpkı Çanakkale’de, Sakarya’da olduğu gibi bugün de 77 düvelin arkasında olduğu terör örgütleriyle mücadele ettiğini belirttiği konuşmasında, “Türk Silahlı Kuvvetleri, kardeşlerimizin yaşadığı sahada güvenliği, refahı, kardeşliği sağlamak adına Birleşmiş Milletlerin 51. maddesinin gereği olarak mücadele ediyor. Rabbim onlara zafer bahşetsin. Devlet millet el ele bütün dünya parmağını ısırıyor. Tıpkı Çanakkale’de olduğu gibi tıpkı Dumlupınar’da, Sakarya’da Selanikli Mustafa Kemal’in arkasında olduğu gibi bugün de orada Rizeli Recep Tayyip Erdoğan’ın arkasında inşallah bu terörün kökünü kazıyacağız” ifadelerini kaydetti.

(Caner Ünver - Mustafa Apaydın /İHA)

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER
timbir - birlik haber ajansi